DOLAR
38,1008
EURO
43,4851
ALTIN
4.076,20
BIST
9.317,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Pazar Açık
23°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Az Bulutlu
16°C
Çarşamba Çok Bulutlu
16°C

BATMANLI İMAMDAN, HOLLANDA’DA BÜYÜK İSLAMİ PROJE

Hollanda başta olma üzre Avrupa’nın bir çok ülkesinde İslam’ı anlatan, yayan ve örnek kişiliğiyle tanınan Batmalı imam Mehmet Reşit Uygun son olarak cezaevlerinde anlamlı bir projeye imza attı.

BATMANLI İMAMDAN, HOLLANDA’DA BÜYÜK İSLAMİ PROJE
18.04.2025 10:18
41
A+
A-

Herkesin kendine pay çıkartacğı bir yazı ve bilgiler….

BATMANLI İMAM MEHMET REŞİT UYGUN VE PROJESİ HAKKINDA

1- Projenin adı : kapalı kapılar ardındaki bilgi.

2- Proje sahibi : Batmanlı Mehmet Reşit Uygun.

3- Projenin uygulandığı yer : Kapalı cezaevi.

4- Proje tarafları : Mesleki ortaokul öğrenci ve öğretmenleri. Ayrıca Kapalı cezaevi ve manevi rehber (imam) Mehmet Reşit Uygun.

5- Proje bir çok Hollanda televizyon kanallarında gösterildi, bir doktora tezinin bir parçası oldu. İnternette (imam achter tralies, Mehmet uygun) yazarsanız bu konunun bir parça belgeselini görürsünüz.

6- Amaç : Mahkumları bir sosyal aktiviteye katkıda bulunmaya teşvik etmek. Öğrencilere de kriminal aktivitelerin tehlike ve neticelerini bizzat yerinde ve bunu yaşamış insanlar yoluyla göstermek, öğrencileri eğitmek korumak amaçlı.

7- Her yıl en az altı ayrı sınıf öğrencileri hapishaneye gelip bu durumu yaşamaktalar.

8- Şu anda Hollanda da benzeri olmayan tek projedir.

9- Size gönderdiğim bu yazı en son çıkan hapishanelerde çalışan personellerin aylık dergisidir. Bunu yazan başyazar ise : Nienke Ledegang isimli bir bayandır. Bu yazar, Adalet ve Milli eğitim bakanlıklarının beraber çalışıp bu fırsatı değerlendirmelerini tavsiye etmektedir. Ayrıca yazı, mahkumların anlattıkları ve öğrencilerin yaşadıklarını bir hikaye şeklinde aktarmaktadır.

10- Yazınızda gönderdiğim fotoğrafları kullanabilirsiniz.

11- Daha fazla bilgi almak isteyenler, m.r.uygun@dji.minjus.nl

Posta adresine yazabilirler.

12- Ben 25 yıldır Hollanda adalet bakanlığı devlet memuru olarak hala hapishanede, manevi rehber olarak çalışmaktayım.

“BENIM YAPTIĞIM HATAYI YAPMAYIN”

Bugün Hapishanenin ziyaret odası bir sınıfa dönüştürülmüştür. Yaklaşık yirmi tane, on beş yaşında, meslek öncesi ortaöğretim öğrencisi, saat tam on birde sandalyelerinde kaykılmış bir şekilde oturuyorlar. Her dakika bir yerlerde gizlice esneyen birini görüyorsunuz. Bir saat sonra, istisnasız tüm çocuklar koltuklarının ucunda oturuyor ve tutuklu  Mustafa ve Kamil’e bir soru sormak için sıranın kendilerine gelmesini sabırsızlıkla bekliyorlar.

İmam Mehmet Resit Uygun memnuniyetle etrafına bakıyor. Tam da beklediği ve daha önce deneyimlediği şey: Orada bulunan çocuklar, davet ettiği iki tutuklunun hikâyelerinden çok etkilenmişlerdi. ‘25 yıldır cezaevinde manevi rehber (imam) olarak çalışıyorum ve bana gelen Müslüman tutuklu Kardeşler’in etkileyici hayat hikayeleri var. Bir ara aklıma cezaevindekine benzer koşullarda büyüyecek erkek çocuklarını davet etme fikri geldi.’

KAPALI KAPILAR ARDINDAKI BILGI

Böylece, özellikle eğitim kurumlarına odaklanan Kapalı Kapılar Ardındaki Bilgi projesini kurdum.Mehmet’in bu konuda birkaç amacı vardı;

– ‘Bu yaştaki çocukların anne babalarını veya öğretmenlerini dinlemesi pek kolay değil,

– Hikayelerini anlatan mahkumlar sokaklarda yaşayan, neden burada oldukları ve hayatın nasıl olduğu konusunda dürüst insanlar.Hayat tecrübelerini ve suçun tuzaklarını sizinle paylaşıyorlar. Bunları dinliyorlar.Bu şekilde iç dünya ile dış dünya arasında bir köprü kurmak ve hapishanedeki yaşamın gerçekliğini göstermek istiyorum.

– Mahkumların yaşadıklarını okul çocuklarıyla paylaşarak, onların daha dikkatli ve bilinçli olmalarını ve suç dünyasına düşmemelerini umuyorum.    – Personel sıkıntısının yaşandığı bu dönemde güzel bir yan etki olarak gençlere cezaevinde çalışmanın nasıl bir şey olduğunu gösteriyoruz. ‘Bu onların kendi kariyerleri için bir seçim yapmalarına yardımcı olabilir.’

İNANÇSIZLIK DALGASI

Daha sonra iki tutuklu hücreden çıkarılıp görüş odasına getirildiler. Yirmili yaşlarında iki genç. Gergin olduklarini pek belli etmediler. Sunumlarının girişini iyi hazırlamışlar ve birbirlerini ögrencilere tanıttilar. Daha sonra suçlarını anlatmaya basladilar. Birinci tutuklu: “Çifte cinayete yardım ettim ve bunun için yirmi yıl hapis cezasına çarptırıldım” dedi. Ziyaret odasinda bulunan ögrencileri büyük bir sakinlik ve saskinlik basti. Ikinci tutuklu ekliyor: ‘Benim için biraz farklı. Adam öldürme suçundan 8 yıl hapis cezası aldım, ayrıca (TBS) psikolojik tedavi de.’

Ilk tutuklu şöyle devam etti: ‘Bir gün en yakın arkadaşım bana onu bir yere götürmek isteyip istemediğimi sordu. Evet dedim. Arkadasim yirmili yaşlardaki iki genci tasfiye (hayattan kopardi) etti. İki ay sonra tutuklandım. Şimdi burada oturuyorum. ‘Duvarların ardında, (arkadasimin istegine) EVET dediğim için 20 yila mahkum oldum.

PIŞMANLIK

Sonra sorular yağmaya başlıyor – ilki biraz zor: ‘Saçını nerede kestiriyorsun?’, ama kısa sürede oğlanların etkilendiği anlaşılıyor ve sorular daha kişisel hale geliyor. “Dışarıdan en çok neyi özlüyorsun?” Cevap: “Ailem.” “Hiçbir pişmanlığın var mı?” Cevap: “Evet, yüzde 100.” “Burada olma motivasyonun nedir?” Cevap: “Eğer siz çocuklardan birinin benim yaptığım hatayı yapmasını önleyebilirsem, o zaman buna değer.” Tutuklu şöyle diyor: ‘Ortaokulun ilk yılında işler benim için hemen ters gitmeye başladı. Karşıma çıkan her şey heyecan vericiydi: önce ot içmeye başladım, sonra xtc (hap) oldu, sonra da kokain. Okulda işler ters gitmeye başladı ve anne-babama yalan söylemeye başladım. Aslında sana söylemek istediğim şey şu: Ailene yalan söyleme. Çünkü sonunda sana yardım edecek olan tek kişiler onlardır.’

SOSYAL MEDYA

Tutuklu ekliyor: “Birçok yerde başınız derde girebilir. Sizden kim snapchat kullanıyor, ? Evet, hemen hemen herkes. Sosyal medya gerçekten çok tehlikeli. Sizi her türlü yoldan yaklaşılabilir ve farkına varmadan kendinizi borç batağında bulabilirsiniz. O zaman bizim başımıza gelen gibi yanlış yola sapmak çok cazip gelir.’ İkisi duvarların arasında zamanın ne kadar sürdüğü hakkında konuşuyorlar. Telefonunun olmaması, bazen arkadaş edinmen ama insanların seni her zaman terk etmesi, siyah kaplardaki yiyeceklerin çok kirli olması ve McDonalds’ı özlemeleri. Ama en kötüsü hücre. Eğer yaramazlık yaparsanız, en fazla 14 gün orada kalırsınız. O hücrede hiçbir şey yok ve hiçbir şey yapmanıza izin verilmiyor. ‘Büyük bir iş için tuvalete gittiyseniz, gardiyanlardan sifonu çekmelerini istemelisiniz.’

DEMIRYOLU UZAKTA

ögrenciler arasındaki erkeklerin çok etkilendiği görülüyor. Öğrencilerden biri, “Şu an burada oturmanın hayallerine ne etkisi var?” diye soruyor. Tutuklu: ‘Bu güzel bir soru. Biliyorum, artık yaşlı bir adam gibi konuşuyorum ama hücremde sık sık Rail Away dizisini izliyorum. Sonra dağları, birkaç koyunu görüyorum, başka hiçbir şey yok. İşte benim özlemim bu.’Diger tutuklu, ‘Serbest bırakıldığımda Fas’taki dedemin yanına gitmek istiyorum’ diyor. Ev alıp satıyor. ‘Onun için çalışmak istiyorum, yeni bir başlangıç ​​yapmak istiyorum.’

HÜCRELERINE GERI DÖNDÜLER

Çocukların hala birçok sorusu var ama her iki tutuklu için zaman doldu. Hücrelerine geri gönderiliyorlar. Mehmet, öğrencilerden duydukları her şeyi sindirebilmeleri için iki dakika sessiz kalmalarını ister. Daha sonra bir cevap ister. Eşlik eden öğretmen çekinerek söze giriyor. “Duyduklarım beni çok duygulandırdı. Geçtiğimiz hafta okul bahçesinde, bir şeye öfkeden gözü dönmüş bir öğrencinin karşısında duruyordum, kolunun altında sakladığı bir bıçağı vardı. Onu onbeş dakika kadar sakinleştirmeye çalıştım, sonra bıçağı bana verdi. Terli ellerimle orada duruyordum. Ve kör bir öfkeyle birini öldüren tutuklunun hikayesini duyduğumda, çizginin ne kadar ince olduğunu anlıyorum. Ve geçen hafta okulda her şeyin yolunda gitmesinden memnunum.’

KAPALI KAPILAR ARDINDAKI BILGI

Bu proje uzun yıllardır bu hapishanede icra edilmekte ve ağırlıklı olarak (orta) eğitime odaklanmaktadır. Proje sahibi Mehmet Resit Uygun, Heerhugowaard hapishanesinin imamı: “Bu güne kadar icra edilen  ziyaretlerin deneyimi, öğretmenlerden gelen bildirimlerle birlikte, eğitim bakanligi ve Hollanda hapishaneler müdürlügünün bu tema üzerinde çok iyi bir şekilde birlikte çalışabileceğine olan inancımı güçlendiriyor. ‘Toplantıların kesinlikle önleyici bir etkisi var.’ Öğretmenlerden biri daha sonra şu yanıtı verdi: ‘İlk andan itibaren izlenimim olumluydu. Öğrencilere kapılardan giriş yapma prosedürü ve onları neler beklediği açık bir şekilde anlatıldı. Çok güzel bir girişim, çünkü her suçlu aslında bir dönem bizim öğrencilerimiz gibi okula gitmiştir. Ancak daha sonra yanlış tercihlerde bulundular. ‘Öğrencilerimizi bundan korumak istiyoruz.’ Başka bir öğretmen ise, ‘Bunun çok güzel bir girişim olduğunu düşünüyorum. Bana göre her öğrencinin en azından bir kere cezaevini ziyaret etmesi gerekiyor. Gerçekten önleyici olarak işe yarayabileceğini düşünüyorum. Öğrenciler çok etkilendiler. Özellikle tutuklulardan ama aynı zamanda tutukluluğun getirdiği tüm kısıtlamalardan.’

 

‘Zorg dat je niet de fout maakt die ik heb gemaakt’

Vandaag is de bezoekzaal van PI Heerhugowaard omgebouwd tot klaslokaal. Een stuk of twintig vijftienjarige vmbo-leerlingen, op één na allemaal jongens, zitten klokslag elf uur onderuitgezakt op hun stoeltjes. Elke minuut zie je wel ergens een besmuikte gaap. Een uur later zitten de jongens zonder uitzondering op het puntje van hun stoel en kunnen ze niet wachten op hun beurt om gedetineerden Mohammed en Yassin een vraag te stellen.

Imam Mehmet kijkt tevreden rond. Precies wat hij verwachtte, en al vaker meemaakte: de aanwezige jongens zijn zwaar onder de indruk van de verhalen van de twee gedetineerden die hij uitnodigde om te komen vertellen. ‘Ik werk al 25 jaar als imam in de gevangenis en de moslimbroeders die bij me komen hebben indrukwekkende levensverhalen. Op zeker moment kwam ik op het idee om jongens die mogelijk in vergelijkbare situaties opgroeien uit te nodigen in de gevangenis.’

Zo ontstond het project Kennis Achter Gesloten Deuren, dat zich in het bijzonder richt op onderwijsinstanties.

Daarmee had Mehmet meerdere doelen voor ogen. ‘Op deze leeftijd is het voor die jongens niet stoer om naar hun ouders of docenten te luisteren, de gedetineerden die hun verhaal houden zijn streetwise en goudeerlijk over waarom ze hier zitten en hoe dat is. Ze delen hun levenservaring en de valkuilen van criminaliteit en je merkt: naar hen luisteren ze wél. Zo wil ik een brug bouwen tussen binnen- en buitenwereld, en de werkelijkheid van het leven in de PI laten zien. Door de ervaringen van de gedetineerden te delen met scholieren, hoop ik dat zij voorzichtiger en bewuster zullen zijn, en niet in de criminele wereld belanden. Een mooi neveneffect in deze tijd van personeelstekorten is dat we jongeren laten zien hoe het is om in een gevangenis te werken. Dat kan hen helpen een keuze te maken voor hun eigen loopbaan.’

Voordat de gedetineerden hun verhaal komen doen, vertellen twee collega’s uit de gevangenis iets over hun werk. Dat maakt bij de jongens al wat nieuwsgierigheid los. Aangemoedigd door hun docenten, zetten een paar zich over hun schroom heen en stellen vragen aan afdelingshoofd Johan en PIW’er Corrie. ‘Voel je je wel eens onveilig in de gevangenis?’ En: ‘Is het werken in de gevangenis moeilijk?’ De jongens mogen alles vragen en Johan en Corrie geven zo goed mogelijk antwoord. Op de vraag ‘Wat is het heftigste dat je ooit hebt meegemaakt?’ blijft Corrie heel even stil, ze haalt diep adem en zegt dan: dat een gedetineerde voor mijn ogen zijn keel doorsneed met een stuk glas.’ Haar stem breekt, het raakt haar zichtbaar nog steeds en dat maakt indruk op de jongens. ‘Je ziet dat het me nog steeds raakt’, zegt Corrie. En collega Johan vult aan: ‘Zo zie je dat wij ook maar gewoon mensen zijn.’

Dan worden Yassin en Mohammed van cel gehaald en komen de bezoekzaal binnen. Twee jonge twintigers. Als ze al nerveus zijn, dan is dat niet te merken. Ze hebben de inleiding op hun presentatie goed voorbereid en stellen elkaar aan de groep voor. Daarna gaan ze in op hun delict. ‘Ik heb geholpen bij een dubbele liquidatie en heb daarvoor twintig jaar cel gekregen’, vertelt Yassin. Een kleine golf van ongeloof gaat hoorbaar door de zaal. Mohammed voegt daaraan toe: ‘Bij mij is het iets anders. Ik heb 8 jaar cel gekregen voor doodslag, en daarnaast nog tbs.’

Yassin vertelt: ‘Mijn beste vriend vroeg me op een dag of ik hem ergens naartoe wilde rijden. Ik zei ja. Hij heeft twee jonge mannen van in de twintig geliquideerd. Twee maanden later werd ik opgepakt. Nu zit ik hier. Ik bleek ‘ja’ te hebben gezegd tegen twintig jaar achter de muren.’

Dan barsten de vragen los – de eerste nog een beetje stoer: ‘Waar laat je je haar knippen?’, maar al snel blijkt dat de jongens onder de indruk zijn en worden de vragen persoonlijker. ‘Wat mis je het meest van buiten?’ Antwoord: ‘mijn familie.’ ‘Hebben jullie spijt?’ Antwoord: ‘Ja, 100 procent.’ ‘Wat is je motivatie om hier te staan’? Antwoord: ‘Als ik maar één van jullie jongens kan behoeden om de fout te maken die ik heb gemaakt, dan is het de moeite waard.’

Yassin vertelt: ‘Bij mij ging het meteen mis in de brugklas. Ik vond alles wat er op mijn pad kwam spannend: eerst begon ik met blowen, daarna werd het XTC, toen coke. Op school ging het fout, en ik begon te liegen tegen mijn ouders. Dat is echt iets wat ik tegen jullie wil zeggen: lieg niet tegen je ouders. Want uiteindelijk zijn alleen zij degenen die je gaan helpen.’

Mohammed knikt instemmend en voegt eraan toe: ‘Je kunt op zoveel plekken in de problemen komen. Wie van jullie zit er op snapchat, vingertjes? Ja, bijna iedereen dus. Nou, social media zijn dus echt gevaarlijk. Je kunt op allerlei manieren benaderd worden en voor je het weet zit je diep in de schulden. Dan wordt het heel verleidelijk om het verkeerde pad op te gaan, zoals bij ons is gebeurd.’

De twee vertellen over hoe lang de tijd duurt binnen de muren. Dat je geen telefoon hebt, soms wel vrienden maakt, maar dat mensen altijd weer weggaan, dat het eten uit de zwarte bakken zo vies is, en dat ze de McDonalds missen. ‘Maar het ergste is wel de iso. Daar kom je terecht als je je misdragen hebt, voor maximaal 14 dagen. In die cel is niks en mag je niks. Als je naar de wc bent geweest voor een grote boodschap moet je de bewakers vragen om voor je door te trekken.’

De jongens in de zaal zijn zichtbaar onder de indruk. ‘Wat doet het met je dromen dat je nu hier zit?’, wil een van de leerlingen weten. Mohammed: ‘Dat is een goede vraag. Ik weet dat ik nu als een oude man klink, maar ik kijk op mijn cel vaak Rail Away. Dan zie ik bergen, een paar schapen en verder niets. Daar verlang ik naar.’

Yassin vertelt: ‘Als ik vrijkom wil ik naar mijn opa in Marokko. Hij koopt en verkoopt huizen. Ik wil voor hem werken, een nieuwe start maken.’

Er leven nog heel veel vragen bij de jongens, maar de tijd voor Yassin en Mohammed is op. Ze worden teruggebracht naar cel. Mehmet vraagt de leerlingen om even twee minuten stil te zijn om alles wat ze gehoord hebben te laten bezinken. Daarna vraagt hij om een reactie. Een begeleidende docent neemt aarzelend het woord. ‘Ik ben geraakt door wat ik heb gehoord. Vorige week stond ik op het schoolplein recht tegenover een leerling die blind van woede was over iets, hij had een mes in zijn mouw verstopt. Ik heb een kwartier op hem moeten inpraten en toen gaf hij het mes af. Ik stond met het zweet in mijn handen. En als ik het verhaal van Mohammed hoor, die uit blinde woede iemand doodmaakte, realiseer ik me hoe flinterdun het lijntje is. En dat ik blij ben dat het vorige week op school goed afliep.’

Informatieblokje Kennis Achter Gesloten Deuren

Kennis Achter Gesloten Deuren draait inmiddels al een aantal jaren in PI Heerhugowaard en richt zich vooral op het (middelbaar) onderwijs. Initiatiefnemer Mehmet, imam in PI Heerhugowaard: ‘De ervaring van alle bezoeken, samen met de feedback van docenten, sterkt mij in de overtuiging dat onderwijs en DJI op dit thema heel goed kunnen samenwerken. Er gaat zeker een preventieve werking uit van de bijeenkomsten.’

Een van de docenten reageerde na afloop: ‘Mijn indruk was vanaf het eerste moment positief. Er werd aan de leerlingen duidelijk uitgelegd wat de procedure was bij het inchecken door de poortjes en wat ze konden verwachten. Het is een bijzonder goed initiatief, want elke crimineel heeft toch echt ooit op school gezeten, net als onze leerlingen. Toch hebben zij daarna verkeerde keuzes gemaakt. Wij willen onze leerlingen daarvoor behoeden.’

Een andere docent geeft aan: ‘Ik vind het een geweldig initiatief. Wat mij betreft brengen alle leerlingen een keer een bezoek aan de gevangenis. Ik denk dat het echt preventief kan werken. Leerlingen waren stuk voor stuk erg onder de indruk. Vooral van de gedetineerden, maar ook van alle beperkingen die gevangenschap met zich mee brengt.’

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.