Şeyh Kerem CENGİZ – ‘ŞEYH ARAB CENGİZ KİMDİR’
Kimlik ismi Arif olup o dönem kimliklere Kürtçe ve Arapça isim yazılmadığından Arif olarak yazılır.
Asıl ismi Arab olup, çevre ve ailede kendisine şeyh Arab denilmiştir. Şeyh Arab 1934 doğumludur. Şeyh Hidayet ve Aişe hanımın oğludur. Şeyh Hidayet Şeyh Nureddin Nuraninin oğludur. Ayşe hanımda Şeyh Şemseddin Nuraninin kızı şeyh Heybettullah’ında kız kardeşidir.
Şeyh Arab duruşu kişiliği asabiyeti adaleti yardımseverliği ile çevreye nam salmıştır. Muridler ve çevre tarafından çokça tanınıp saygı gösterilmektedir. Mala Bokarki ailesi isyandan sonra sürgün edilir. Sürgün başladığında Şeyh Arab henüz 40 günlüktür. Sorka’dan Uşağ’a devlet tarafından sürgün edilirler. İlköğretim ve ortaöğretimini Uşak’ta tamamlayan Şeyh Arab Af çıkınca tekrar Diyarbakır Silvan’a geri dönerler.
Ama geldiklerinde hiçbir şey bıraktıkları gibi değildir. 2 köy devlet tarafından satılmış, 1 köyünde babasının at uşağı Emino tarafından üstüne geçirilmiş olduğunu görürler. Büyük mücadele ve emek verip Sorka köyünü tekrar alır, ailesiyle birlikte Sorka köyüne yerleşirler. Sorka’da uzun bir süre çiftçilik ve ticaretle uğraşır.
Belirli aralıklarla Ankara’da ikamet etmiştir. Birçok siyasi Partinin milletvekilliği tekliflerini siyasetin yalan ve yanlış olması nedeniyle reddetmiştir. Ankara’dan ve çevre illerden her gün misafir ağırlayıp misafirlerine çok değer vermiştir. Şeyh Arab iki evlilik yapmıştır. Evliliklerinden birini amcası Şeyh Misabah’in tek çocuğu olan Zarife hanımla yapmıştır. Bu evlilikten oğlu şeyh Nureddin dünyaya gelmiştir.
Şeyh Arab’ın Şeyh Faruk adında kendisinden yaşça küçük bir kardeşi vardır. Şeyh Faruk ilim irfan sahibi küçük yaşlarda medreselerde büyük âlimlerden ders alarak eğitimini tamamlamıştır. Çevre insanları tarafından çokça sevilip sayılır. Abisi Şeyh Arab’la birlikte birçok maddi ve manevi bedel öder. Her zaman abisinin arkasında durur ve abisini destekler.
Şeyh Arab’ın zarife hanımdan olan büyük oğlu şeyh Nurettin Cengiz’de babasına bu olaylar esnasında destek olmuştur. Aile için birçok bedel ödemiştir. Cesur ve korkusuz bir kişiliğiyle bilinir. Çevrede insanlar tarafından sevilip sayılan gerektiği yerde de korkulan biri olmaktan çekinmemiştir.
Babasının 1992 yılındaki vefatından sonra amcası şeyh Faruk’la birlikte köyleri olan Sorka’da aile büyüklüğü görevini üstlenmişlerdir. Yaşamlarını millete birçok konuda öncülük ederek geçirmektedirler.
Yazı ve Derleme; Şeyh Kerem CENGİZ