Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen İl Başkanı Şehmuz Önlü, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte basın mensuplarıyla bir araya gelerek gerçekleştirdiği basın toplantısıyla 2022-2023 eğitim öğretim dönemi yılsonu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen İl Başkanı Şehmuz Önlü, 2022- 2023 eğitim-öğretim yılının, eğitim çalışanlarının büyük emek harcadıkları, zorluklara karşı tedbirlerin alındığı bir dönem olarak tamamlanmış bulunduğunu belirtti. Başkan Önlü, “Eğitimin niteliğinin artırılması ve okullar/bölgeler arasındaki nitelik farkının kapatılması, okullarda boş ders kalmamasına ve sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin bulunmasına bağlıdır. Halen Türkiye’nin OECD ortalamalarında öğretmen başına düşen öğrenci sayılarına ulaşması için toplamda 100 bini aşkın öğretmen açığı var. İhtiyaç olmasına rağmen yeterli atama yapılmamakta, yeterli aday bulunduğu halde atama yapılarak ihtiyaç karşılanmamakta; bu durum ‘önce eğitim’ iradesiyle çelişmektedir. Eğitimde fırsat eşitliği vurgusu yapılan bir sistemde, öğretmen açığını kapatmaya yönelik nitelikli politikalar yürürlüğe konulmalıdır” dedi.
Enflasyonun arttığı, hayat pahalılığının sabit gelirlileri ve tüketicileri bunalttığı, temel tüketim maddeleri ve emtia fiyatlarının yoksunluk eşiğini yükseltip yoksulluk sayısını artırdığı bir eşikte olduklarını kaydeden Önlü, “Günlük hayatı zorlaştıran, yoksulluk hissini artıran, yokluk eşiğine yaklaştıran, güven azaltıcı etkisini yoğunlaştıran ekonomik sarsıntı, kamu görevlileri başta olmak üzere, en çok sabit gelirlileri olumsuz etkilemektedir. Ekonominin mikro ve makro düzey rakamları, enflasyon ve döviz oranları dikkate alındığında, kamu görevlilerinin alım gücünün düştüğü net bir şekilde görülmektedir. Bu çerçevede, Cumhurbaşkanın en düşük memur maaşının Temmuz ayında 22.000 TL çıkarılacağı ile ilgili müjdesi çok önemli bir adım olup beklentimiz eğitim çalışanlarının ve kamu görevlilerinin ücretlerinde oluşan yeni kayıplar ve düşen alım güçleri telafi edilmelidir” diye konuştu.