VALİ MAHMUT DEMİRTAŞ’A

Gitme zamanınız gelmişmiydi onu da bilmiyorum. Tüm bunlar siz gittikten sonra yavaş yavaş anlaşılacak. Umarım yeni gelen valimiz sizin yerinizi aratmaz.

Deneyimli bir bürokrat ve önemli bir idareci olduğunuzu biliyoruz. Ama Mardin’de Kayyum görevinizden ötürü artık deneyimli bir siyasetçi olduğunuzu da gördük. Belki de Mardin zorluklarından dolayı sizin tüm ezberlerinizi de bozdu. Yepyeni tecrübeler edindiniz bu zor şehirde.

Şimdiye kadar çok alışık olmadığımız bir yönetim şekli gerçekleştirdiniz. Şeffaf olup her gelene kapı açtınız. Çocuk genç yaşlı demeden, partili partisiz ayırımı yapmadan herkesi dinlediniz. Her yapılan ziyareti sosyal medyanızda paylaştınız. İnsanların kendilerini değerli hissetmesini sağladınız.

Çok büyük baskılar, kumpaslar ve tehtidler altında duruşunuzu bozmadan ve korkmadan dik durdunuz. Siyasetçilerin sizi tekel altına almasına izin vermediniz.

Yalaka takımlarının etrafınızda kümelenmesine izin vermediniz.

Mevcut imkanları zorlayarak şehre hizmet etme çabanızı kimse inkar edemez.

İyi bir abi, iyi bir dost, iyi bir yoldaş olma yönünüzü ortaya koydunuz.

Vatan Fedailiğinizi ve Ülke bekasına yönelik duygularınızı korkmadan çekinmeden 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde ortaya koydunuz.

Bazı arkadaşlar kızacak ama son genel seçimlerde Mardin 2 Vekil çıkardıysa bunun yegane mimarı sizsiniz. Bu nedenle Cumhurbaşkanı size Mardin’i borçluydu ve gereğini yaptı. Ama keşke Bursa’ya Vali değilde, Hükümete Bakan olarak atansaydınız. Bunu sonuna kadar hakettiniz.

Siz olmasaydınız şehirde çok canlar yakardım belki de, ama her seferinde sizin itidal ve sükunet çağrınıza uydum ve durdum. Benim gibi bir çok insan da yine sizin engellemelerinizle durdu. Şehirde sulh ve sükunet politikanızı sonuna kadar yerine getirdiniz.

Geldiğiniz günden beri kimseye ağa paşa demediniz. Mardin gibi zor bir kent sizinle dayanışma içinde kaldı.

İyi bir arkadaş ve dostsunuz. Arkadaş ve Dost dediğinizi satmadınız. Bunun en bariz örnekleri Sevgili Vekilimiz Faruk Kılıç ve Genel Sekreter Murat Süzen’dir. Siz bu duruşla insanlara yeniden sadakat öğrettiniz.

Gelelim bana …

Aslında size kırgınım, belki kulaklarınıza üflendi belki baskı gördünüz ama aslında beni hiç yalnız bırakmadınız.

Beni çok sevdiğinizi biliyorum. Bana inanıp güvendiğinizi de.

Ama sizi çok seviyor ve size çok inanıyorum. Siz ülkemin nadide değerlerinden birisiniz. Bu yüzden tüm duam sizinledir.

Şimdi siz gidiyorsunuz ve elbette bazıları gidişinize sevinecek, bazıları da gittiğinize üzülecek. Bazıları iyi ki gitti diyecek, bazıları ah deyip vahlanacak. Bana göre siz hatasız bir yöneticilik yaptınız, hata dedikleri ise şartların zorunluluğuydu. Bunu sonra anlayacaklar.

Ama gidişinizle eksik kaldı Mardiin.

Yeni Valimiz mutlaka başarılı olmaya çalışacaktır. Ama şehri tanıması, dokuyu bilmesi ve takımını oluşturması epey bir zaman alacaktır. Bu da Mardin’e zaman enerji ve vakit kaybettirecektir.

Bu nedenle size çağrım ve talebim şudur…

Yapabileceğinize ve Mardin’e hizmet devamı sürdüreceğinize olan inancımla Evladınız gibi, kardeşiniz gibi, uzun yıllardır üzerinde emek vererek yetiştirdiğiniz o muhteşem insan ve bürokrat Murat Süzen’i Mardin’den götürmeyin ve Kayyum olarak atanması için hepimiz var gücümüzle çalışalım. Mardin’in Sizden sonra Murat Süzen’e ihtiyacı var.

Şimdi gidiyorsunuz sayın valim. Güle Güle gidin. Selametle gidin, hayır duaları aldığınızı bilerek gidin. Kalbimizde kalıcı yer edindiğinizi bilerek gidin. Çocuk ve gençlerin her zaman hafızasında kalacağınızı bilerek gidin.

Çok yorulduğunuzu en iyi bilenlerden biriyim. Hakettiniz Bursa’yı. Allah Razı olsun dilek ve duamızı aldığınızı bilerek gidin.

Sayın Valim, Bizden yana hak varsa bin helal olsun.

Hakkınızı Helal ederek gidin…

Murat Çuhadar

Türkiye’nin Yaşam Koçu