Şanlıurfa STK’ları tarafından Rabia Meydanı’nda kurulan Gazze çadırında konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Gazze ve diğer coğrafyalarda zulüm altındaki insanların kurtuluşu için çaba gösterilmesi gerektiğini söyleyerek, bu uğurda yapılan çabaların değerli olduğuna vurgu yaptı.
Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Şanlıurfa’ya giden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Şanlıurfa STK’ları Platformu’nca tarafından Rabia Meydanı’nda kurulan Gazze çadırında konuştu.
Gazze çadırında Şanlıurfa STK temsilcileriyle buluşan Yapıcıoğlu, Gazze’de devam eden soykırıma karşı bir avuç olan El Kassam Tugaylarının mücadelesine dikkat çekerek uluslararası kuruluşların bu soykırım karşısındaki acziyetine dikkatleri çekti. Yapıcıoğlu, siyonist işgalcilerin zulmü artırarak kendi sonlarının yaklaştırdıklarını vurgulayarak, Gazze için elden gelen imkânın seferber edilmesi çağrısında bulundu.
“SADECE GAZZELİLER DEĞİL, İNSANLIK BİR SALDIRI ALTINDA”
Yapıcıoğlu, “Gazze 7 Ekim 2023’ten bu yana çok ciddi bir saldırı altında. Aslında sadece Gazzeliler değil, insanlık bir saldırı altında. Sadece insanlar katledilmiyor; insanlık değerlerinden ne varsa onların hepsi; iyilik, merhamet, adalet, şefkat ya da insanlık tarihi boyunca insanların belki ikili taraflı anlaşmalarla, bazen çok taraflı anlaşmalarla ortaya koymuş oldukları ne kadar kural varsa, onların hepsi katledildi. Ahlak katledildi, insanlık katledildi. Günahsız, henüz konuşmayı öğrenemeyen küçücük bebekler, hatta henüz dünyaya gözünü açmamış anne karnındaki bebekler katledildi. Ne kadar kural varsa hepsi çiğnendi. Bütün kırmızı çizgiler aşıldı. Savaşta bile çocuklar öldürülmez. Savaşta bile hastaneler bombalanmaz. Savaşta bile kullanılması yasak olan bazı silahlar vardır; ama insanlık düşmanı soykırımcılar; çocuk, hastane, yasaklı silah olsun, hepsini vurdular. Yardım konvoylarını vurdular, su depolarını vurdular, gazetecileri, doktorları, yardım gönüllülerini, sivil savunma ekiplerini katlettiler ve dünya seyirci kaldı. Bize bir şey gösterdi ki uluslararası sistem dedikleri şey aslında uluslararası barış ve huzuru korumak üzere değil, bu sistemi uygulayıcılarının menfaatlerini korumak için oluşturulmuş. Yani aslında zaten kendisini ve menfaatlerini koruyabilecek güç ve imkanlara sahip olanları korumakla meşgul. Gazze bize aslında uluslararası hukuk denen bir şeyin koca bir hiçlik olduğunu, bir boşluk olduğunu, çok bir işe yaramadığını gösterdi.” dedi.
“GAZZE’DEKİ KARDEŞLERİMİZ DİRENMEKTEN VAZGEÇMEDİ”
Yapıcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazze, bir taraftan da ‘İslam ümmeti’ dediğimiz o birliğin kâğıt üzerinde ya da sözde olduğunu, aslında ümmetin paramparça olduğunu, birbirimizin dertleriyle yeterince dertlenemediğimizi gösterdi ya da gücümüzün elimizden alınmış olduğunu, ümmet coğrafyasının idarecilerinin çok önemli bir kısmının aslında ‘ümmet’ gibi bir kaygılarının, dertlerinin olmadığını bize gösterdi. Yani bize bir ayna tuttu. Aslında bizim acziyetimizi, zayıflığımızı, parçalanmışlığımızı yüzümüze vurdu. Bütün bu olumsuz şartlara rağmen Gazze’deki kardeşlerimiz direnmekten vazgeçmedi.”
“GAZZE İÇİN KIYAMDA DURMAYI BIRAKMAMALIYIZ”
Gazze’de direnişin devam ettiğini ancak insanlığın da Gazze’yi yalnız bırakmaması gerektiğinin altını çizen Yapıcıoğlu, “Gazze, direnişi bırakmadı. İnşallah bundan sonra da bırakmayacak. Belki bugün biz gidip fiilen oradaki kardeşlerimize yardım edemiyoruz ama Gazze için kıyamda durmayı bırakmamalıyız, bırakmayacağız Allah’ın izniyle. Elden ne geliyorsa Gazze için ya da başka bir coğrafyada zulüm altında olan kardeşlerimizin kurtulması için çaba göstermeli. O çabayı gösteren, sonuç alamasa da onlar kazanmıştır. Yahya Sinvar, İsmail Heniyye ya da o isimsiz kahramanlar… Onlar şehid olarak kaybetmedi; şehid olma makamında kazandılar. Kaybedenler ümitsizliğe düşenlerdir. Kaybedenler mücadeleyi bırakanlardır. Kaybedenler, üç günlük dünya hayatı ve üç kuruş dünya menfaati için düşmana yaranmaya çalışanlardır.” şeklinde konuştu.
“KUDÜS, HAÇLI İŞGALİNDEN KURTARILDIĞI GİBİ SİYONİZMİN İŞGALİNDEN DE KURTULACAKTIR”
Siyonistlerin bir Yahudi devleti kurmak için dünyanın birçok yerinde bulunan siyonist Yahudileri Filistin topraklarına taşıdığını dile getiren Yapıcıoğlu, şunları akdetti: “Ortaya koydukları bu vahşet bunun içindir. Bunu bilen Filistinli kardeşlerimiz, bütün imkânsızlıklara, vahşete ve oranın yaşanılamaz bir yer haline getirilmesine rağmen, ‘Israrla ve inatla terk etmeyeceğiz.’ diyorlar. Siyonistler o yüzden bu kadar kızgınlar ve Allah’ın izniyle kaybedecekler. Bundan yaklaşık 825 yıl önce, 1099’da Haçlılar orayı istila edip bir Kudüs Krallığı kurdu ve ancak 88 yıl ayakta durabildiler. 88 yıl sonra Müslümanlar Kudüs’ü haçlı işgalinden kurtardı. Şimdi Kudüs, siyonizmin işgali altında. Allah’ın izniyle, 70 küsur yıldır işgal altında olan Kudüs, nasıl daha önce Haçlı işgalinden kurtarıldıysa, siyonizmin işgalinden de kurtulacaktır. Rabbimizden niyazımız, bunun yakın bir zamanda gerçekleşmesi ve Filistin’deki kardeşlerimizin bu zulümden bir an önce kurtulmasıdır. Şüphesiz Allah-u Teâlâ dilerse bütün siyonistleri ve destekçilerini hezimete uğratır. Bu, Müslümanların ortaya koyacağı çabaların yoğunluğuyla bağlantılıdır.”
“ONLAR KENDİ SONLARINI YAKINLAŞTIRMAKTADIRLAR”
“Eğer insanlık bu vahşeti durdurmazsa, bunlar sadece Filistin topraklarını işgal etmekle yetinmeyecek.” uyarısında bulunan Yapıcıoğlu, “Filistin’den sonra Lübnan’a, ondan sonra Suriye’ye saldırmaları, Golan tepelerinden aşağı inmeye çalışmaları bunu göstermiştir. Filistin topraklarında karşılarına çıkan, farklı dinlere mensup insanları da bombalamaları, hangi ülkenin vatandaşı olduğuna bakmaksızın Birleşmiş Milletler personelini de katletmeleri, bu gerçeği bütün insanlara göstermiştir. İnşallah, onlar kendi sonlarını yakınlaştırmaktadırlar.” dedi. Yapıcıoğlu, partisinin Rabia Meydanı’nda açmış olduğu Gazze’ye Destek Çadırı’nı ziyaret ederek burada, siyonist işgalcilerle çatışarak kahramanca şehit olan HAMAS lideri Yahya Sinvar için temsilen getirilen koltukta oturarak direnişe selam gönderdi.
“KUDÜS, HEPİMİZİN DAVASIDIR VE HEPİMİZİN BU UĞURDA MÜCADELE ETMESİ BİR YÜKÜMLÜLÜKTÜR”
Yapıcıoğlu son olarak Kudüs’te siyonist işgalciler tarafından şehid edilen Hasan Saklanan’ın fotoğrafı önünde konuşarak, “Aslında şu anda bizim arkamızda olan, aslında şu anda bizim arkamızda bulunan fotoğraflar sessizmiş gibi duruyor ama aslında çok şey anlatıyor. Bazen bir kare fotoğraf ya da sessiz birkaç tanelik görüntü, o kadar çok şey anlatır ki… Belki bir kitap dolusu yazıyla ancak bunu ifade edebilirsiniz ya da saatlerce süren bir konuşma ancak onu ifade etmeye yetebilir. Bu fotoğrafın bize anlattığı şey şudur; Kudüs, bütün Müslümanların ilk kıblesidir. Kudüs davası sadece Filistinlilerin davası değildir, sadece Arapların davası da değildir. Kudüs, hepimizin davasıdır ve hepimizin bu uğurda mücadele etmesi bir yükümlülüktür.” dedi. Yapıcıoğlu’nun Şanlıurfa’daki temaslarının yarında devam edeceği öğrenildi.